28 Eylül 2023 Perşembe

Cemal Paşa'nın, I. Dünya Savaşı Sonrası Faaliyetleri ve Tiflis'te Ölümüne Neden Olan Silahlı Saldırının Gizemi!


Cemal Paşa Afganistan'da

Osmanlı Devleti’nin I. Dünya Savaşı’ndan yenik çıkması üzerine Cemal Paşa, 1 Kasım 1918 gecesi Enver Paşa ve Talat Paşa ile birlikte bir Alman denizaltısıyla Odesa’ya, oradan da Berlin’e gitti.

Tam bu sırada İstanbul’daki sıkıyönetim mahkemesince (Âliye Divan-ı Harb-i Örfi), Osmanlı’da yaşayan Arap unsurlarının isyanına sebep olmak suçundan 13 Ocak 1919 tarihinde gıyabında verilen kararla ordudan atılmasına, 5 Temmuz 1919’daki hükümle idamına karar verildi.

Cemal Paşa, önce Berlin ardından da Münih’e geçmişti. Almanya’dan İsviçre’ye geçen Paşa, Davos’ta bir süre inzivaya çekildi ve bu süreçte, Afganistan’da İngilizlere karşı bir ihtilal
tertiplemek amacıyla planlar yaptı. 

Rusların da desteğini arkasına almayı başaran Cemal Paşa, 14 Eylül 1920’de Afganistan Emiri Amanullah Han’dan aldığı davet üzerine Afganistan’a geçti.

Devlet faaliyetlerinde geniş tecrübeye sahip olan Cemal Paşa, kısa sürede Afganistan'da Harp Okulu, Tercüme Bürosu ve hastaneler gibi birçok önemli kurumu, kurmayı başardı.

Bütün bu adımların amacı, İngilizleri Afganistan'da ayaklanmayla tehdit ederek, Anadolu'daki saldırganlıklarına son vermeye zorlamaktı.

Bu adımlarıyla, İngilizleri ciddi anlamda rahatsız etmeyi başaran Cemal Paşa, Mustafa Kemal Paşa ile ilişkileri yeniden kurmanın yollarını aramaya başladı.

Mustafa Kemal Paşaya mektuplar yazan Cemal Paşa, hem pişmanlığını belirtiyor hem de emrinde olduğunu bildiriyordu.

Mustafa Kemal Atatürk’te, Cemal Paşa’yı kazanmak istiyordu fakat Enver Paşa ile aralarındaki iletişimi kesinlikle bitirmesini şart koşmuştu. Atatürk’ün şartlarını kabul eden Cemal Paşa, ülkesine dönmek için sevinçle hazırlıklar yapmaya başladı.

Cemal Paşa, 21 Temmuz 1922 tarihinde Ankara Hükümeti’nin Tiflis Büyükelçisi Ahmet Muhtar Berker  Bey'i, Elçilikte ziyaret etti ve beraber akşam yemeği yediler. Yemekten sonra, saat 22.30 civarlarında Ahmet Muhtar Bey’in Elçilikte kalması yönündeki ısrarlarına rağmen Cemal Paşa, iki yaveri yanında olduğu halde Elçilikten ayrıldı ve kaldığı otele doğru harekât etti. Kısa bir süre sonra, Rus ÇEKA (Sovyetler Birliği’nin ilk istihbarat ve güvenlik teşkilatı) binasının yakınlarındaki, Jovkodovfski sokağında bir otomobilden çıkan silahlı şahısların saldırısına uğradı ve yaverleri beraber hayatını kaybetti.

Cemal Paşa’nın Cenazesi, Yaverleri Yüzbaşı Nusret ve Teğmen Süreyya Beylerin cenazeleri ile birlikte, Doğu Cephesi Komutanı Kâzım Karabekir Paşa tarafından Erzurum’a getirilerek, Karskapı Şehitliği’ne defnedildiler.

Karskapı Şehitliği, Cemal Paşa ve Yaverleri Yzb. Nusret, Tğm. Süreyya Beyler

Erzurum Seyir Defteri

Cemal Paşa,
 öldüğü son ana kadar tıpkı Enver Paşa gibi bir gün ülkesine dönme hayaliyle yaşadı; ama o da tıpkı Enver ve Talat Paşa gibi bir tabutun içerisinde vatanına dönebilecekti.

Cemal Paşa ve iki Yaverinin hayatlarını kaybettikleri suikastı, kimin, neden düzenlediğini ortaya çıkarmak mümkün olmadı.

Önceleri Cemal Paşa’nın, Afganistan’daki faaliyetlerini destekleyen Ruslar, Enver Paşa ile bir grup ittihatçının, Rusya ve tüm Asya’daki Türkleri, antiemperyalist ve Turancı amaçlar etrafında birleştirmeye yönelik etkinlikleri sebebi ile Cemal Paşa’dan da kuşkulanmışlar ve desteklerini kesmişlerdir. 


Bu suikastın, Stalin’in emriyle, o sırada Gürcistan Çeka’sının başında olan Lavrenti Beriya tarafından tertiplendiğine dair iddialar vardır. Cemâl Paşa’yı Ermenilerin mi, yoksa Rus Gizli Servisi’nin mi öldürdüğü meselesi bugün hâlâ tartışılmaktadır.

Cemal Paşan'ın ölümünden hemen sonra, Mustafa Kemal Atatürk’ün kontrolünde olan  Hâkimiyet-i Milliye gazetesi bu cinayeti en sert biçimde eleştiren yayınlar yapıldı.

Bu elim haberin maalesef kati surette tahakkuk etmiş olmasıyla Cemal Paşa’nın da Türk düşmanlarının kurşununa hedef olduğu anlaşılmıştır. Cemal Paşa şu veya bu ölçü ile ölçebileceğimiz Cemal Paşa olduğu için değil, çok milliyetperver bir Türk olduğu için, Cemal Paşa şu veya bu adamın kini, intikamı için değil, Türklük içinde yetişmiş, büyümüş ve iş görmüş bir zevat olduğu için öldürülmüştür.

Cemal Paşa’nın birçok noksanları, kusurları hatta verilecek hesabı olabilir. Fakat Cemal Paşa bütün bunları Türk milletine karşı borçludur. Hiçbir yabancı kurşunun onu öldürmeye hakkı yoktur. Türk milleti bu cinayeti ancak nefret, kin ve gayz ile karşılayabilir.

Kudüs’e giren Avusturya askerlerini teftiş eden Cemâl Paşa (1916)

Cemâl Paşa, İkinci Meşrutiyet Dönemi’nde İttihat ve Terakkî Cemiyeti’nin önde gelen yöneticilerindendi. Özellikle Üç Paşalar İktidarı olarak da bilinen 1913-1918 arasında Osmanlı Devleti’nin iç ve dış siyasetinin belirlenmesinde önemli rol oynadı. Ayrıca I. Dünya Savaşı’nda en önemli cephenin komutanı olarak görev yaptı. Bundan dolayı yenilginin ve İttihat ve Terakkî Cemiyeti yönetiminin birinci dereceden sorumlularından sayıldı.

Cemâl Paşa’nın Seniha Hanım’la olan evliliğinden, Ahmed, Mehmed, Kamuran, Nejdet ve Behçet isimli beş çocuğu vardır. Oğullarından Ahmed Cemâl gazeteci Hasan Cemâl’in babasıdır.

Şafak Kavurmacı

Koloni Tarihi ve Askeri Analiz Bülteni

Editörü

Adı çok konuşulan ama pek çok özelliği az bilinen Cemal Paşa kimdir?


Cemal Paşa Hatıratı: Bursa Objektif


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder