PKK terör örgütü yaklaşık kırk yıldır Türkiye'ye yönelik silahlı terör saldırılarının yanı sıra etnik ayrımcılığı teşvik eden propaganda da yürütüyor. Ancak bu propaganda, yüzyıllardır Anadolu'da Türklerle aynı kaderi paylaşan Kürtler üzerinde örgütün ve onu taşeron olarak kullanan devletlerin beklentilerini karşılayacak kadar etkili olmadı.
PKK terör örgütü ilk olarak Lübnan sınırları içerisindeki Bekaa vadisinde kamp kurdu. Bu kampta silahlı eğitim alan teröristler, Suriye üzerinden sızdıkları Türkiye'de kanlı eylemler gerçekleştiriyor ve Suriye üzerinden tekrar kampa dönüyordu. O dönemde Suriye Devlet Başkanı olan şimdiki Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'ın babası Hafız Esad, yıllarca bu duruma göz yumdu.
Seksenli yıllarda Kuzey Irak’taki devlet otoritesi boşluğundan faydalanarak, buradaki Kandil Dağında kamplar oluşturan terör örgütü, farklı kökenlere mensup ve değişik ülkelerde suça karışmış kişilerce yönetilmekteydi. Ortadoğu’da; çıkarları gereği sürekli kaos oluşmasını isteyen ve bu bölgede veya yakın çevresinde güçlü devletlerin olmasını, çıkarları açısından tehlike olarak gören bazı ülkeler, PKK terör örgütüne, önemli oranda lojistik destek sağlamaya başladılar.
Aldığı desteklerin moraliyle terör örgütü, Türkiye’den, ya çeşitli vaatlerle kandırarak veya şantaj ve tehditlerle korkutarak, örgüte elaman kazandırmaya başladı.
Kandilde; silah kullanma, bomba hazırlama, suikast ve sabotaj gibi eğitimler verilen terör örgütü militanları, Kuzey Irak’tan, Türkiye’ye sızarak kanlı eylemler gerçekleştirdikten sonra, tekrar Kuzey Irak’a kaçmaktaydılar.
Kürtlerin haklarını savunduğunu iddia eden PKK terör örgütü; onlarca yıl Türk-Kürt ayrımı yapmadan, ülkenin başkentinde ve diğer büyükşehirlerde, özellikle de Kürt nüfusunun yoğun olduğu Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde korkunç yöntemlerle terör saldırıları gerçekleştirdi
Bu saldırılar sonucunda aralarında çocukların ve kadınların da bulunduğu on binlerce insan hayatını kaybetti. Ayrıca Türk ekonomisine ciddi zarar veren PKK terör örgütü, devletin Güneydoğu Anadolu bölgesine yatırım yapmasını, yıllarca sabotajlarla engelledi.
Türkiye'yi bölerek, Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde bir Kürt Devleti veya özerk bölge oluşturmak amacıyla, PKK terör örgütüne lojistik destek sağlayan küresel güçlerin temel amacı, bölgeyi istikrarsızlaştırmak ve her zaman kendi kontrolleri altında kalmasını sağlamaktı.
Güçlü bir Türkiye'yi, Ortadoğu'daki çıkarlarına tehdit olarak algılayan bazı devletlerin, Türkiye'yi yıpratmak için PKK terör örgütünü taşeron olarak kullandıklarına inanan, Türk-Kürt her kökenden Türk Vatandaşı, Ülkenin bütünlüğünü tehdit eden PKK terör örgütüne karşı, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin yanında yer aldı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder