18 Mayıs 2023 Perşembe

Türkiye'nin Milli Füze Motoru KTJ1750

Türkiye'nin, füze motoru alanında Fransa'ya bağımlılığı sonlandı.

KTJ1750, Çakır seyir füzesini yüksek ses altı hızlara çıkarabilmektedir ve füzeyi 150 km menzile götürmektedir. Çakır füzesi KTJ1750 turbojet motoru sayesinde 

3 Mayıs 2023 Çarşamba

Seçimde Oyumu; Türkiye’ye mi Versem, Yoksa ABD’nin Masa Projesine mi Versem?

 

Türkiye’nin seçimleri, uluslararası güçler için her zaman önemli olmuştur ancak 14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak olan seçimler, özellikle ABD için her zamankinden çok daha önemlidir. Bu seçimi, Amerika Birleşik Devletleri Yönetimi, Türk Halkından daha fazla önemsemektedir! Lütfen abartıyorsunuz demeyin!

Çünkü 14 Mayıs 2023deki Cumhurbaşkanlığı seçimi, AK Parti ve MHP ittifakı ile ABD ve Masa ittifakı arasında olacaktır. Yeni Cumhurbaşkanımızı seçmek için oyumuzu, ya Recep Tayyip Erdoğan’a vereceğiz ya da bir ABD projesi olan Masa ittifakına vereceğiz.

Bu konu, daha detaylı anlatılabilir. Ama oldukça kısa ve net açıklamaya çalışacağım. Yukarıda da belirttiğimiz gibi Masa İttifakı ABD ‘nin projesidir. Bu projenin en önemli figürü ise, Ali Babacan’dır! Babacan’ın kurduğu partiyle değil barajı, dereyi bile aşma ihtimali olmadığını bilen ABD, Masa ittifakıyla Babacan’ı Türkiye’nin en üst düzey yöneticisi yapmayı planlamaktadır.

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu seçimde sadece bir piyon durumundadırABD’nin planına göre, seçimi eğer Kılıçdaroğlu kazanırsa, Ali Babacan, Cumhurbaşkanlığı Sisteminden önceki Başbakanların yetkilerine sahip bir Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak icraatın başına geçecektir! Kılıçdaroğlu ise Cumhurbaşkanlığı makamında noter gibi önüne gelen evraklara imza atacaktır.  

ABD neden böyle bir proje hazırlasın ki, diye soranlar olabilir? Kısa ve net olarak cevaplandırmaya çalışacağım! Ancak bunu cevaplamadan önce, benimde bir sorum olacak.

-ABD, Türkiye’nin dostumu, düşmanımı?

A) Dostu

B) Düşmanı

C) Ne dostu ne de düşmanı

Bu soruya, Siz kıymetli okuyucularımızın mutlaka cevapları olacaktır. Benim cevabım (B) şıkkıdır! Bu soruya verdiğim cevabın açıklamasını yaparken, ilk sorunun cevabını da vermiş olacağım.

ABD, son dönemlerde Türkiye’ye düşmanlığını alenen sergilemektedir! Düşmanca tavırlarıyla ilgili birçok örnekler verilebilir. Ancak lafı uzatmamak için sadece birkaç örnek vereceğim.

Suriye’de hemen Ülkemizin kıçının dibine karargâh kurdular ve yıllardır Ülkemizi yıpratmak için haince saldırılar düzenleyen terör örgütüyle işbirliği yapmaktadırlar! Kendilerinin de terör örgütü olarak kabul ettikleri PKK ya, uyduruk isimler vererek en ağır silahlarla donatmaktalar. Bahaneleri ise, sözde çok tehlikeli bir terör örgütü olan DEAŞ’la ortak mücadele ediyorlarmış. Neden Türkiye ile değil de bir terör örgütüyle ortaklık yapıyorlar, çünkü DEAŞ bahane, başka hesapların peşindeler!

ABD’nin politikalarını yönlendiren düşünce kuruluşları, uzun vadeli senaryolar hazırlarlar ve ABD yönetimi bu senaryolar doğrultusunda harekât eder. Ülkemizde dâhil olmak üzere Ortadoğu için hazırlanan senaryoyu uzun süredir sürdürmektedirler!

Bu senaryoya göre, bölgede kesinlikle güçlü bir devlet olmamalı ve bölge devletlerinin yöneticileri mutlaka ABD’nin güdümünde olmalıdırlar! Çünkü bu bölgede güçlü ve ABD’ye biat etmeyen devletler, ABD’nin bölgedeki çıkarları ve İsrail’in güvenliği açısından tehdit olarak algılanmaktadırlar.

Ve yıllardır bu senaryo uygulanmaktadır. Irak’ın hali ortada! Artık Irak diye bir devlet olduğunu söylemek mümkün mü? Koskoca ülke paramparça edildi. Yüzbinlerce insan öldürüldü ve sakat bırakıldı. Bölge ülkelerinin bazılarında da çeşitli sebeplerden kaos ve kargaşa çıkarılarak darbeler yaptırıldı.

Suriye’nin hali ise, pek yaman! Eskiden Ortadoğu’nun en önemli ticaret merkezlerinden birisi olan Halep, şimdi harabeye çevrilmiş ürkütücü hayalet bir kent durumundadır. Bu kanlı senaryo, bugüne kadar insafsızca gerçekleştirildi! Ancak senaryonun henüz yarısı tamamlandı. En önemli bölümleri, Türkiye için ayrılmıştır!  Fakat bu kısmın çok zor olacağını bilen senaristler, Türkiye bölümleri için birçok alternatif sahneler yazmışlardır.

Senaryo uyarınca, Türkiye’yi yıpratmak ve kontrolleri altına almak için tüm alternatifleri denemektedirler! Ülkemize karşı açıkça saldırmayı göze alamadıkları için de farklı yönlerden ve yollardan kalleşçe Vatanımıza ve Cumhurbaşkanımıza saldırılar düzenlemektedirler. Vatandaş olarak bu saldırıların bazılarından haberdar olsak ta birçoğundan haberimiz bile olmamaktadır! Lafı uzatmadan herkesin bildiği, gördüğü ve izlediği düşmanca tavırlarının veya saldırılarının sadece birkaçından kısaca bahsederek yazımızı sonlandıracağız.

FETÖ projesi: Söylenecek söz çok ama sadece, 15 Temmuzda Başkentimize, kendi jetlerimizle bombardıman düzenlenmesine alet olan bir hain maşa ve binlerce kişinin katili demeyi yeterli buluyorum!

FETO, şuan nerede diye sorsam, herkes bunu kolayca cevaplandırır! FETO, ABD’nin Pennsylvania eyaletinde bir malikânede yaşamaktadır ve FETÖ’nün Malikânesi, neredeyse Beyaz Saray gibi en yüksek seviyede güvenlik tedbirleriyle korunmaktadır.

Açık seçik delillerle ülkemizde suçlu olarak ilan edilen bir haine, ülkelerin de itibar göstererek malikânede beslemeleri, ABD’nin Ülkemize karşı, düşmanca tavırlarından birisidir.

Son dönemlerde Savunma ve savaş sanayimizdeki gelişmeler, Ülkemiz Yöneticilerinin, terörle mücadelede daha cesurca ve radikal kararlar almalarına ve güvenlik kuvvetlerimizin sınırlarımız dışında terörle mücadele etmelerine imkan sağladı.

Böyle bir durum karşısında, yıllardır Ülkemizi yıpratmak için maşa olarak kullandıkları terör örgütünün bitmek üzere olduğunu gören ABD, her zaman yaptığı gibi bu defada DEAŞ isminde kurgu bir terör örgütü oluşturdu. Kendi kontrollerinde olan bu örgüte insanları korkutmaya yönelik, dehşet verici birkaç eylem yaptırarak dünya kamuoyunda korku ve tepki oluşmasını sağladı!

Sonrada DEAŞ ismindeki bu kurgu örgütle mücadele etmek amacıyla, Suriye’de kurduğu karargahta başka bir terör örgütüyle ortak çalıştıklarını açıkladı. Buna kargalar bile güler! Fakat maalesef bazı insanlarımız, kargaların bile güldüğü ABD’nin bu oyununu görmezden gelerek, basit konularla Cumhurbaşkanımızı eleştirerek ABD’nin istediği yönde tavır almaktadırlar.

Askerlerimizin şehit olduğu veya vatandaşlarımızın zarar gördüğü, Ülkemize karşı yapılmış ş terör saldırılarının içerisinde yer aldıkları tespit edilen terör örgütü mensuplarını, Güvenlik kuvvetlerimiz etkisiz hale getirdiğinde onlar için taziye mesajları yayınlayarak ta ABD, Ülkemize karşı düşmanca tavrını net olarak göstermektedir.

Kandil’deki kalelerinin, güvenlik kuvvetlerimizce darmadağın edilmesiyle açıkta kalan ve MİT’in nefesini her an enselerinde hisseden, korku ve panik halindeki terörist elebaşlarının, ABD’nin Suriye’deki karargâhında saklandıklarından eminim! Bir haini ülkelerinde malikânede ağırlayanlardan, buradaki terörist elebaşlarını karargâhlarında saklamaları, beklenmeyecek bir şey değildir.

Karanlık ve kanlı Senaryolarının The End’ le sonlanabilmesi için Türkiye ve İran’ında Irak gibi Allah korusun, kan gölüne çevrilerek parçalanması gerekmektedir. Senaryonun devamının sağlanması açısında gördükleri şuan en önemli tehdit Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yönetiminde yüzyılın destanını yazan Türkiye’dir ve özelliklede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dır!

Eğer şuan ABD orada olmasaydı, güvenlik güçlerimizin şehit edilmesine, birçok insanımızın mağdur olmasına, annelerin ağlamasına ve yıllardır Ülkemizin yıpratılmasına sebep olan o terörist elebaşları, ya kafalarına sıkarak intihar etmiştiler veya Güvenlik Kuvvetlerimize teslim olarak adaletin karşısına çıkartılmıştılar! Çünkü Silahlı Kuvvetlerimiz ve Milli İstihbarat Teşkilatımız, hainlere koca dünyayı dar etmektedir.

İnşallah Cumhurbaşkanımız ilk turda seçimi kazanacak ve AK Parti MHP ittifakı da seçimden zaferle çıkacaktır. Seçimden sonra ise, ABD artık bu coğrafyada borusunun ötmeyeceğini anlayacak ve Apo’yu kıskıvrak teslim ettikleri gibi şuan karargâhlarında sakladıkları hainleri de Güvenlik Kuvvetlerimize teslim ederek, pılını pırtısını toparlayıp bu coğrafyadan ayrılacaktır.  

Ve son olarak bir Soru soracağım ve kendi cevabımı da hemen vereceğim:

-Cumhurbaşkanlığı Seçiminde Hangi Adaya Oy Vereceksiniz?

A) Bu seçimde oyumu, Türkiye Cumhuriyeti Devleti üzerine haince planlar kuran ve uygulayan, uluslararası güç odaklarının bir projesi olan, masa ittifakına mı versem?

B) Yoksa bir yandan, taşeron terör örgütleri aracılığıyla, Ülkemize karşı silahlı saldırılar düzenleyen, diğer taraftan içerideki işbirlikçileri aracılığıyla da finansal saldırılarda bulunan; uluslararası karanlık güç odaklarıyla başarıyla mücadele eden ve Ülkemizin kalkınması, vatandaşlarımızın refahı ve huzuru için canla başla çalışan,

AK Parti ve MHP İttifakındaki partilerin adayı, Recep Tayyip Erdoğan’a mı versem?

Tabi ki, Recep Tayyip Erdoğan, EVET, EVET, EVET

Kararsızlara, karar vermelerini kolaylaştıracak bir formül sunuyorum! Şu soruyu kendilerine sorduklarında hemen bir karara varacaklarından eminim:

-Seçimde Oyumu, ABD’ye mi Versem Yoksa Yeryüzü Lideri Recep Tayyip Erdoğan’a mı Versem?

 İsmail Hakkı Kavurmacı